“Güneş gözlükleri yaz-kış kullanılmalı. Özellikle de kışın karlı bölgelere gidildiğinde açık renk koruyucu güneş gözlüklerini öneriyoruz. Hava durumuna bakarken, özellikle akıllı telefonlarda UV indeksi olur. 0’dan 14’e kadar olan bu oranda eğer parlaklık 4’ün üzerindeyse güneş gözlüğü kullanmalıyız. Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep bölgeleri güneşin direkt geldiği bölgelerdir. O yüzden katarakt oluşumu çok fazladır. Yani bu durumu engelleyemezsiniz ama eğer dikkat ederseniz 55 yaşında değil de 65 yaşında katarakt olursunuz. Yani biraz daha geciktirirsiniz. Bakın sahil şeridini saymadım çünkü nemin yüksek olduğu yerlerde UV indeksi de düşer.”
Sertifikalı Güneş Gözlükleri 100 Liradan Başlar
Sahte gözlüğe karşı vatandaşlara dikkat etmeleri gerektiğini söyleyen Küçükkale, sertifikalı ürünü sahtesinden ayırmak için vatandaşlara tüyolar verdi. “Güneş gözlüklerinin de sertifikalı olmasına dikkat etmeliyiz. Çünkü sertifikalı güneş gözlükleri hem TSE damgalı hem CE onaylıdır. Kaliteli malzeme kullanılarak, sağlık standartları dikkate alınarak üretilir. Asla merdiven altı imalat söz konusu olmaz. Her markanın sertifikası vardır. Gözlük alırken buna dikkat etmek gerekir.
“Güneş Gözlüğü 100 Liradan Azsa Onda Bir Sorun Vardır”
Aldığımız marka ile sertifikada yazılan isim birbirini tutuyorsa sıkıntı yoktur. Ancak bujiterilerde satılan, geri dönüşüm gözlükler var. İnternette satılan gözlükler var. Müşteri geliyor, bu gözlük internette daha ucuz diyor. Kesin o üründe bir sıkıntı vardır. Fiyatta da yarı yarıya fark eder. Bijuteri tarzı yerlerde 30 liradan başlayan fiyatlarla gözlük satıyorlar. Oysa bugün sertifikalı bir güneş gözlüğü 100 liradan başlar. Marka gözlükler ise 300 liradan başlıyor.” Hekim kontrolüne büyük önem veren Küçükkale, “Öncelikle göz sağlığı açısından muhakkak suretle hekim kontrolü şart.
Yetişkinlerde 2 yılda çocuklarda ise her yıl mutlaka hekim kontrolünden geçmeli” dedi. Küçükkale, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Tüm ekranlar, göze mavi ışık yayıyor. Bu da bir süre sonra gözde bulanıklığa sebep oluyor. Tabi genetik faktörden ziyade teknolojinin aşırı bir etkisinden söz edebiliriz. Miyop hastalığı ki uzağı görememe olarak bilinir ve dünyada yüzde 62 dolaylarında olduğu tahmin ediliyor.
Genetik hastalık olanlar zaten doktor kontrolünde gözlük kullanıyor ancak teknoloji kaynaklı olanlar maalesef hiç fark etmeden yaşıyor. Çünkü kişi, dünyayı gördüğü gibi zannediyor. Ancak bir tanıdığı arkadaşı vasıtasıyla kendini karşılaştıracak, öyle fark edecek. Tabii arkadaşının da gözleri sağlamsa. Arkadaşının da gözleri bozuksa öyle görmeye devam edecekler.
Büro Çalışanları Dikkat!
Bilgisayar karşısında yarım saatten fazla durulmaması gerektiğini savunan Küçükkale, gece uykusunun önemini vurguladı. Küçükkale, “Programsız çalışılmamalı. Her ne iş yapıyorsak yapalım, bilgisayar karşısında yarım saatten fazla durmamalıyız. Mola verip 10-15 dakika gözlerimizi dinlendirmeli gazete kitap okunabilir. Eğer bilgisayar karşısında ticari bir iş yapıyorsak yani işimiz bilgisayar karşısındaysa yapacak bir şey yok. Onlar da her 45 dk. 10-15 dakika ara vermeliler.
Yine akşam düzenli uyku göz için çok önemli. Akşam 10’da yatıp, sabah 6’da kalkmak hem son derece faydalı hem de göz için çok önemli. Geceyi uzun yaşadığımız zaman ışığa maruz kalıyoruz. Bu da yine göz sağlığı için son derece zararlı.”
Kaynak: Marastanhaber.com- Abdullah Yıldız
